Bekçi Memur Sayılır Mı ?

Tumenbay

Global Mod
Global Mod
Bekçi Memur Sayılır Mı?

Türk kamu yönetiminde, çeşitli unvanlar ve görevler bulunur. Bu görevler arasında, vatandaşların güvenliğini sağlamak, gece nöbetlerini tutmak gibi işlevleriyle bekçiler de yer almaktadır. Ancak bekçilerin memur statüsünde olup olmadığı, oldukça sıkça sorulan bir sorudur. Bekçi memur sayılır mı? Bu soruya yanıt verirken, bekçilerin görevleri, yasal statüleri ve kamu personel sistemindeki yerlerini incelemek gerekmektedir.

Bekçi Nedir?

Bekçi, genellikle kamu düzenini korumak ve halkın güvenliğini sağlamak amacıyla görev yapan, devlete bağlı bir güvenlik görevlisidir. Çeşitli kamu alanlarında veya özel olarak belirlenen yerlerde görevlendirilen bekçiler, devlete karşı sorumludur. Ancak bekçilerin kamu hizmetine ilişkin yasal durumları ve hakları, diğer kamu görevlileriyle karşılaştırıldığında farklılıklar göstermektedir.

Bekçilerin görev tanımları, ülkemizde 2015 yılında yürürlüğe giren Bekçi Kanunu ile netleşmiştir. Bu kanun, bekçilerin çalışma saatlerinden tutun da, hak ve sorumluluklarına kadar birçok önemli düzenlemeyi içermektedir. Fakat bekçilerin, diğer kamu çalışanlarıyla aynı hukuki statüde olup olmadıkları, zaman zaman tartışılan bir konudur.

Bekçi, Memur Olarak Değerlendirilebilir Mi?

Bir kişinin "memur" olarak kabul edilebilmesi için, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nde belirli bir kamu görevlisi statüsünde olması gerekmektedir. Bu, genellikle 657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu çerçevesinde belirlenir. Kanuna göre memurlar, devletin çeşitli birimlerinde görevli, belirli bir maaş ve sosyal güvenlik haklarına sahip kişilerdir. Ancak bekçiler, bu kanunun kapsamı dışında kalmaktadır.

Bekçiler, devletin memur sınıfında yer almazlar. Bunun yerine, Belediye Zabıta Yönetmeliği ve diğer ilgili mevzuatlar doğrultusunda farklı bir hukuki statüye sahiptirler. Yani, bekçiler kamu görevlisi olmalarına rağmen, memur olarak kabul edilmezler. Bekçilerin özlük hakları ve çalışma şartları, diğer devlet memurlarına göre farklılıklar gösterir.

Bekçilerin Yasal Statüsü ve Çalışma Şartları

Bekçilerin yasal statüsü, kamu güvenliğini sağlamak amacıyla farklı bir yere konumlanmışlardır. Her ne kadar kamu güvenliğini sağlama noktasında devlet adına görev alıyor olsalar da, 657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu’na tabi değillerdir. Bunun yerine, görev ve hakları belediye yönetimince belirlenen bir grup olarak kabul edilirler. Bekçiler, özel güvenlik görevlileri gibi, devletin belirlediği kurallar çerçevesinde, kamu güvenliğini sağlamak için görev alırlar.

Bekçilerin iş tanımları genellikle şu şekilde özetlenebilir: Kamu alanlarında ve sokaklarda devriye gezerek, olası suçları önlemek, halkın huzurunu sağlamak, gece nöbetleri tutmak ve acil durumlarda ilk müdahaleyi yapmaktır. Bekçiler, emniyet teşkilatının bir parçası gibi görünebilirler, ancak onların devlet memuru sayılmaları için gerekli yasal çerçeveye sahip olmadıkları göz önünde bulundurulmalıdır.

Bekçi ve Polis Arasındaki Farklar

Bekçilerin polislerle karıştırılmaması gerektiğini belirtmek önemlidir. Polisler, 657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu'na tabidir ve kamu görevlisi olarak kabul edilirler. Aynı şekilde, polislerin görev tanımları, eğitim süreçleri ve özlük hakları bekçilerden çok daha farklıdır. Polisler, devletin güvenlik güçlerinin resmi mensuplarıdır ve kamu düzenini sağlamakla yükümlüdürler. Bekçiler ise genellikle belediyelere bağlı olarak çalışan, gece devriye yapan ve daha sınırlı yetkilere sahip olan kişilerdir.

Polisler, kamu görevlisi statüsünde oldukları için tayin, terfi, emeklilik gibi konularda yasal haklardan faydalanabilirler. Bekçiler ise bu tür haklara sahip değillerdir. Bekçilerin görev tanımları ve hakları belediyeler tarafından belirlenirken, polislerin hakları ve görevleri emniyet teşkilatı tarafından belirlenmektedir.

Bekçiler İçin Gelecek Perspektifi

Bekçilerin yasal statülerindeki belirsizlik ve farklılık, kamu personeli reformu çerçevesinde ele alınması gereken önemli bir konu olarak öne çıkmaktadır. Bekçilerin, günümüzde güvenlik görevlisi olarak kritik bir rol üstlendiği göz önünde bulundurulduğunda, onların hakları ve statüleri ile ilgili bir düzenleme yapılması, daha verimli ve adil bir kamu hizmeti sunumu için gereklidir.

Bekçilerin, memur statüsüne alınmaları, onların daha iyi haklara sahip olmalarını, eğitim ve kariyer gelişimi açısından daha fazla fırsat elde etmelerini sağlayabilir. Bununla birlikte, bu durum, belediyeler ile emniyet teşkilatları arasındaki yetki ve sorumluluk paylaşımını daha da karmaşık hale getirebilir. Bekçilerin memur olarak kabul edilip edilmeyeceği, önümüzdeki yıllarda kamu politikaları çerçevesinde daha net bir şekilde ortaya çıkacaktır.

Sonuç ve Değerlendirme

Bekçiler, devletin güvenlik teşkilatının bir parçası olarak görev yapan önemli kamu çalışanlarıdır. Ancak, bekçilerin hukuki statüsü, devlet memuru olan polisler ve diğer kamu görevlilerinden farklıdır. Bekçiler, devlet memuru sayılmamaktadırlar ve özlük hakları ile çalışma şartları açısından da polislerden ayrılmaktadırlar. Bu nedenle, bekçilerin memur olarak değerlendirilmesi mümkün değildir. Bekçilerin kamu görevlisi sayılmalarına yönelik bir değişiklik yapılması, önümüzdeki yıllarda yapılacak düzenlemelerle mümkün olabilir.

Bekçilerin memur sayılmadığı durum, kamu hizmetlerinin yeniden yapılandırılması gerektiği yönündeki tartışmalar için bir zemin hazırlamaktadır. Bu konu, hem çalışanlar hem de kamu düzeninin sağlanmasında görev alan tüm taraflar için önemli bir başlık olacaktır.